Kalkan’a bağlı bir yayla köyü Bezirgan. Özellikle de
“Likya Yolu” trekking parkurunun köyden geçmesiyle dikkat çekti. Tahıl
ambarlarının Likya lahitleri biçiminde yapılmış olması bu bölge köylerinde çok
yaygın. Bezirgan da diğer yayla köyleri gibi aç gözlü tüccarların tahribatından kurtulmaya çalışıyor. Fethiye’den Antalya’ya
kadar uzanan Teke yarımadası tarihi eserleri, yaban ve doğal hayatı her geçen
gün artan tehdit altında. Bölgede birkaç
tehlikeden söz edebiliriz.
- · Taş Ocakları,
- · HES Projeleri,
- · Ambalaj Atıkları,
- · Kaçak Avcılar,
- · Kaçak ve çarpık yapılaşma.
Yerel yönetimlerin popülist ve ötekileştirici
politikaları doğrultusunda doğal kaynakların bu hoyratça kullanımı ileri
kuşaklara devredecek pek bir güzellik bırakmayacak gibi görünüyor. Ne yazık ki bu
da nüfusun çok küçük bir bölümünün umurunda. Geçim derdinde olan bölge ahalisi
gözleme ve elişleri satarak kurtulmaya çalışıyor fakirlikten. Yaz aylarında
nüfusu bine yaklaşan köyün yerleşik ahalisi yüz elli civarında görünüyor
kayıtlarda. Tüm Korkuteli ve Elmalı köyleri hızla nüfus kaybediyor. Güzelim
tarım arazileri bomboş, düğmeli köy evleri viranelere dönüşüyor. Sokaklar ıssız.
En son
ziyaret ettiğimde mübadeleden[1]
önce “Kalamaki” adıyla anılan ve günümüzde “Kalkan” adı verilen balıkçı
kasabası beş yıldızlı turistik tatil
köyü görünümündeydi. Ayak bastığınız andan itibaren her şey size bir tuhaf
geliyor. Kasaba sokaklarında dolaşan yabancıların çoğu İngiliz. Orta sınıf emekli İngiliz
kamu memurlarının favori bölgesi Kalkan.
Sanki bu kasaba halkı buraya çok farklı yerlerden gelmişler gibi. Kasabada eski
balıkçı yaşamı yok olmuş. Türkiye’nin dört bir yanından para kazanmak için
bölgeye akın eden bir avuç yeni esnafın gözlerini para bürümüş; turistleri kazıklamaya endekslenmişler. Buranın
müdavimi olan İngilizler hangi amaçla burayı seçmişler belli değil. Limanda
sıra sıra görülen lüks lokantalar ne yazık ki bomboş. Tepelere doğru çıkıldıkça
sayıları artan derme çatma lokantalarda daha makul fiyatlara yeiyecek bulmak
mümkün. Yunanistan kıyısına gidilip bir balıkçı kasabasını ziyaret
ederseniz orada kasaba halkının normal balıkçı
hayatını yürüttüğünü görürsünüz. İnsanlar sabah olunca işlerine gidip akşamları
evlerine dönüyor sonra ailesiyle ve arkadaşlarıyla birlikte meydandaki ucuz lokantalarda
yiyip içiyorlar. Tüm Ege sahil kasabalarının değişmeyen Kalkan kayıtlarında
1915 yılında kasabada on yedi lokanta bir terzi olduğu kaydı tutulmuş. Kalamaki
1923 yılından sonra el değiştirmiş. Zoraki bir değişim. Gelenler karma bir
nüfus. Çoğunluk Sünni Müslüman. hızla kasabayı dönüştürmüşler. Kasabanın
kilisesini camiye dönüştürmekle başlayıp tavernaları da kapatmışlar.
Kalkan ‘ a on yedi kilometre mesafedeki yayla köyü
“Pirha” yeni adıyla “Bezirgan” ın
tarihçesi konusunda çelişkili bilgiler var.[2]
Köyün kahvesi Derviş Kafe yolcuların
sığınak noktası. Köyün tek pansiyonu “Owlsland”[3]
Erol ve Pauline çifti tarafından yönetiliyor.[4] Pansiyonun
özellikle Likya Yolunu yürüyenlere hizmet verdiği söylenebilir. Denizden yedi
yüz metre yükseklikteki yayla köyünün iklimi özellikle sıcak ve nemli geçen yaz
aylarında ılık olduğu söylenebilir.
Bezirgân köyü konusunda maalesef elde fazla bir
bilgi yok. İnternet taramalarında da turizm ağırlıklı bilgilere ulaşılıyor. Öte
yandan “Pirha” adlı antik Likya kentinin kalıntılarının köyün yakınlarında yer
aldığı, kentin tapınak ve nekropol alanının kalıntılarının hala ayakta olduğu
söylenebilir. Doğa tutkunları için kuş ve bitki çeşitliliği bakımından çok
zengin olan bölgede keşfedilecek çok şey var.
[1] Lozan
anlaşması gereği Türkiye’deki Hıristiyan nüfusun Balkanlardaki Müslüman nüfusla
yer değiştirmesi olayına mübadele denmektedir. 1923 tarihinde bir milyon iki
yüz elli bin Hıristiyan Rum’un beş yüz bin Trakyalı Müslümanla zorunlu olarak yer değiştirmesi sağlanmıştır.
[3] Baykuşlar
diyarı adını verdikleri pansiyonun web sitesinde çok yararlı bilgiler var: Üç
tür baykuş gözlemlenmiş, Strix aluco, Otus scops ve Athene Noctua. Genel bilgi olarak başka bir
siteden elde ettiğim bilgiye göre, 60-70 yıl kadar yaşayabilen baykuşlar, 18-70
cm boylarındadır. Bilinen 123 türü bulunmaktadır. Puhu, cüce baykuş, alaca
baykuş, kukuma baykuş türleri arasında yer alır