16 Mar 2007

Symirna




İzmir .Eski adıyla Symirna ya da Simirna.Kordon Boyu'nu ve kireç badanalı yapıları ve palmiye ağaçlarını görüyoruz.Bu binalarda kentin ileri gelen tüccarları, bürokratları otururmuş.Sahil şeridine paralel 'kordon' dizilişi tüm Akdeniz,Ege sahil kentlerinde var.Roma geleneği belki de bu.Selanik,Atina,Antalya ve tüm Akdeniz liman kentleri. Geçen yüzyılın başında,yani tam yüz yıl önce kent nüfusunun dağılımını yapan bir kaynaktan alıntı yapalım: Bu kaynak da ne kadar doğru bilmiyorum.

Türkler 160,000
Rumlar 170,000
Yahudiler 25,000
İngiliz 5,000
Fransız 4,000
İtalyan 3,000
Diğer 7,000

Çok ilginç bir tablo.Kordon üzerinde ünlü şeflerin çalıştığı oteller, restoranlar ve kulüpler yer alıyormuş.Akşam üstleri kentin elitleri buralarda toplanırmış.Bu yılları, İzmir kent hayatını anlatan edebiyat eserleri mutlaka vardır.Geçen yıl elime bir roman geçmişti:1888 yılından başlayarak İzmir'i ve İzmirlileri anlatıyor.

İzmir Büyücüleri -Mara Meimaridi
Kitabın orjinal adı : I Magisses Tis Smirnis
Çeviren : Şebnem Christakopoulos

Kent yaşamından bir alıntı yapalım kitaptan:Yanlışlık olmasın yıl 1889:
Sayfa: 273 Hipodrom:
"...Her yıl 14 Kasım'da Buca'da at yarışları olurdu.Burada İngiliz atları yarışırdı....Sporting Club (Yukarıda gördüğümüz Kordon resminde saklı kulüp) üyesi olan herkes bu yarışa katılabilirdi....Cennet parçası Buca,bisiklet yolu yapılmaya başlanmış olan şehrin üst kısmına yakın bir yerdi.(Buca'da Fransızlar , Bornova'da İngilizler,Alsancak'ta Rumlar,Kadifekale 'de de Türkler otururmuş o zamanlar.)
...O gün hanımların at yarışları varmış. Hanımlar acaba kimin hanımları?
Bugün İzmir Buca Atlıspor Kulübünde bayanlar yarışıyorlar.Yüz yıl önce de yarışıyorlarmış demek.
İzmir'in bu atyarışı geleneğini bir yerlerde okuduğumu anımsıyorum.Zamanın padişahı da bir atla yarışmalara katılmak istiyor,para gönderiyor.Padişahın bundan haberi var mı yok mu ?Onu da anlamak mümkün değil.Sonra savaş yılları her şeyi tümüyle değiştiriyor.İzmir hala kişiliğini arayan bir kent.Bir yerde tüm kentler gibi eskiyle yeni iç içe.Eski kent yaşamıyla yeni kent yaşamı ne kadar yaklaşabilir birbirine ?
1905 yılında İzmir Bornova 'da golf sahası var. Bu sahada golf ligi karşılaşmaları yapılıyormuş.Ünlü golfcüler gelip bu sahada dehşet karşılaşmalar yaparmış.
Futbol ligi varmış.Çok çetin karşılaşmalar yapılırmış.İmparatorluğun bu zengin kenti her bakımdan bir örnek olmuş.Bin yıl önce de öyleymiş.Fenikeliler kurmuş kenti.İnsanların mozaik yapısı,dil,din,kültür açısından , ticaret ve endüstri açısından her çağın örneği olmuş.Sonra yine savaşlar , ölümler ve kıyımlar.Savaşlarda zarar görenler hep masumlar olur.Masum kendi halinde yaşamayı seven iyi insanlar savaşta yok olurlar.Onların yerine daha farklı amaçları olan insanlar gelir onların evlerine otururlar.Symirna 1919 yılından sonra kabuk değiştirmeye başlıyor.Sonrasını biliyoruz.Yazılmayan insanların gerçek yaşamı esasında .Sonra savaşın tozu dumanı çekilince kent yaşamı tümüyle değişiyor. Tarih geçmişten günümüze uzanan ışık esintileri aslında.İzmir ya da Symirna bu ışığı binlerce yıldır taşıyan bir kent .Yukarıdaki fotoğraf ise o ışığın küçük bir bölümü .

“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...