14 Şub 2010

Sevgililer Günü


Bugün sevgililer günü ya da batıda bilindiği şekliyle Saint Valantine
(Aziz Valantine) günü .

Büyük kentlerin alışveriş bulvarlarında ya da MALL 'larında şöyle bir yürüdüğünüzde neler görürsünüz ?

Kırmızı devasa Kalpler ve ok ...Kırmızı gül ,çikolata ...şampanya..
restoranlarda tüm masalar iki kişilik Özel kalp şeklinde yiyecekler ... ...Hediyeler ..

Sevgilisi ve parası olanlar mutlu , sevgilisi ve parası olmayanlar çok bunalımlı..

Al işte bir özel gün daha ....

Çağdaş yaşamın, "modernite"nin yarattığı yarı ticari bir özel gün daha ...

İnsanlar bu günde sevgiyi,sevdiklerini, sevmeyi düşünsünler diye düşünülmüş bir gün mü acaba ?

Yoksa bir gün daha İsa ve Allah için dua etsinler diye mi ?

Aziz Valantine Günü diye anılmasına karşın Katolik Kilisesi ve Doğu Kilisesi arasında tarihler konusunda da bir anlaşmazlığa düşülmüş gibi görünüyor...

Özel gün olarak 14 Şubat 'ı kabul eden Vatikan'a karşın Fener 6 ya da 30 Temmuz un geçerli olduğunu savunuyor.

Vatikan 'la Fener arasındaki anlaşmazlıklar bu kadarla kalmıyor.

Aziz Valentine Bir papaz mı, bir grup Hıristiyan misyoneri mi yoksa bir aziz mi ?

İşte bu sorulara kesin cevap verilemiyor. Vatikan özel yortu günleri takviminde bu güne yer vermezken ,Doğu kilisesi 6 Temmuz 'da farklı 30 Temmuz 'da farklı kutlama yapıyor .

Azizler ve özel günler söz konusu olduğunda "Resmi Din " yetkilileri karmaşayı düzenleme göreviyle hemen tedbir almak zorunluluğunu duyuyorlar.

Ritüeller ve zamanlamalar konusu hep ayrılıkları körüklüyor.Aynı din dalları arasında ayrılıklar zamanla büyüyor.

Müslümanlar arasında da böyle tarihi birbirine karışan özel günler vardır. Hangi mezhep olursa olsun bir zamanlama sorunu hep yaşanıyor. Bugün Diyanet işleri başkanlığının açıklamasında "Kutlu Doğum Haftası" olarak bilinen Hz. Muhammed 'in doğumuyla ilişkilendirilen günlerin tarihinin kesinleştiği bildiriliyor :Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Kutlu Doğum Haftası her yıl 14-20 Nisan’da kutlanacakmış.Bu kutlama ritüeli ve zamanlaması konusunda bir fikir birliği var mı ? Şia ya da İsmaili mezhepler böyle mi düşünüyor ?

Diyanet işleri böylelikle Türkiye 'de bu haftanın bu tarihlerde kutlanacağını karara bağlıyor. .

Peki diğer Müslüman ülkelerde durum nasıl acaba ? Bilmiyoruz ... Bldiğimiz şey en azından "Eid El Fitr" (Ramazan Bayramı ) ve "Eid El Adak" (Kurban Bayramı ) tarihlerinin de fülkeden ülkeye hilâlin görünüşü nedeniyle farklılaştığı...

Hıristiyanlığın resmi Roma İmparatorluk dini olarak kabul edilişi MS: 373 yılında gerçekleşiyor. Beş büyük hiyerofani ya da kült arasından "Hıristiyanlığın" seçilişi de ayrı bir merak konusu.

Askerler arasında yaygın olam "Mithra" dini bir kalemde saf dışı oluveriyor. Mithra tapınakları halâ yerli yerinde duruyor.

Ege , Akdeniz ve Kuzey Afrika kıyılarındaki antik kentler beş büyük kültün tapınaklarıyla dolu.

Benim en dikkatimi çeken Dionysos kültü...

Aziz Valentine gününü ben biraz da Dionysos kutlamaları paralelinde görüyorum . Nasıl Noel "Saturnia" kutlamalarıyla bağlantılıysa bu sevgililer günü kutlamaları da biraz Dionysos kültüyle alakalı...

Altın çağda Anadoluda "Lykos vadisi" (1) olarak bilinen ve kral yollarının geçtiği doğuyu batıya bağlayan yolların kesiştiği bu yörenin en belirgin kültü Dionysos.

Baharın kış ölüp her bahar canlanan aşk,şarap ve çılgınlığın tanrısı Dionysos..

Grek Mitolojisi belgelerine göre Dionysos söylencesi şöyle : Giritli Demeter'in güzeller güzeli kızı Persepone 'yi kıza göz koyan çapkın Zeus 'un tacizinden korumak için Sicilya 'da bir mağaraya saklar. kapısına da nöbetçiler diker.

Zeus bir yılan kılığına girerek mağaraya gizlice girer ve Persepone 'yle sevişir.Bu ilişkiden Dionysos doğar.

Zeus 'un varisi Dionysos mağarada Titanların verdiği çok tuhaf oyuncaklarla oynarken titanlar onu parçalarlar.Vücudunun her bir parçası bir yere dağılır. Athena bunu görür ve Dionysos'un un kalbini saklar.Apollon kalbi ve uzuvlarını alıp Kehanet Dağı 'na (Parnassus) götürür. Orada tanrı Dionysos yeniden doğar.

Tanrının doğumu şenliklerle kutlanır.

Bu şenliklerin en belirgini Tyhas ve Mainas esrimeleri geçiren çılgın kadınlardır.
Dionysos karnavalı diye bilinen ve biraz bugünkü diğer karnavallara (Rio Karnavalı ) benzeyen şenliklerde somalı şarap içen çıplak kadınlar çılgınca dans ederek erkeklere saldırırlar.Euripides 'in Bakkhalar trajedisinde bu kadınların bahsi geçer .

Dionysos 'un mitolojide birbirinden çok farklı şekilde anlatıldığı bilinmektedir.Hint,Mısır,Pers mitolojileriyle de bağlantılıdır.
Günümüzde bu konuda kesin bir şey söylemek çok zordur .
Dionysos da bir çok söylenceden oluşan karmaşık ve çok yüzlü , çok katmanlı bir kült olarak karşımıza çıkmaktadır.
Diğer tanrılardan farklı olarak cezalandırmak yerine insani zevkler olarak tanımlanan "İnsan Doğası " , "Fitrat ", "Nefis " gibi kavramlaştırılan isteklerin serbestçe dışa vurulmasına izin veren bir tanrı anlayışını simgeler.
Tek tanrılı dinlerde "sulük","Meditasyon" vb. gibi ezoterik yöntemlerle "terbiye " edilmeye çalışılan insanın "Nefis" i Dionysos kültünde tam olarak ters yöne doğru hareket eder.

Bir ölçüde Aziz Valentine da "Fornication " (2) yasağı getirilen yörelerde Dionysos kültünün uzantısı kabul edilebilecek özgürlüklerden söz etmiştir.

Benim anladığım kadarıyla " Valentino" İtalya 'da Dionysos kültüne vakıf olarak insan doğasının özgür olmasını savunan ve bunu kilisenin anlayacağı bir dille formüle eden bir papazdı.

---------------------
(1)İç Ege bölgesi , Güneyde Salbakos (Babadağ),kuzeyde Çökelez Dağı,Güney Doğu Honaz Dağı,batıda Buldak Sazak Dağı arasında kalan vadi .
(2) Fornication : Ortaçağda erkek ve kadının çiftleşmesi kralın iznine bağlıydı.Ancak Fornication izni olan çiftler çocuk yapabilirdi...

“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...