19 Eki 2012



Giuseppe Verdi’nin bestesi, Francesko Maria Piave’nin librettosunu yazdığı ünlü La Traviata operasını  Antalya’da izledin.
On yedinci yüzyıl “medya”sı olarak kabul edilen operanın artık yavaş yavaş gözden düşmeye başladığı yıllarda 1853 yılında ilk kez Venedik’te Teatro la Fenice’de sahnelenmiş.

Bu eserle Alexandre Dumas’ın 1848 yılında yayınlanan Kamelyalı Kadın adlı romanı arasında bağlantı kuruluyor.
Konu ne ? Eğlence evi sahibesi güzel Violetta ile zengin burjuva  bir ailenin oğlu Alfredo’nun trajik hikâyesi.

Mekan : Paris
Violetta Valery : Eğlence evi sahibesi (Bir hayat kadını) Romanda Marguerite Gautier
Alfredo Germond : Burjuva ailenin oğlu. Romanda Armand Duval.

Asaletin çok önemli olduğu on yedinci yüzyıldan on sekizinci yüzyıla geçişte asiller (toprak sahipleri)  fakirleşirken tüccarların zenginleştiği ve burjuva sınıfının yükselişi bariz bir biçimde ortaya çıkmaya başlamıştır. Paris eğlencenin ve modanın merkezi olarak bu yüzyılda yerini almaktadır. Eğlence evleri zenginlerin toplandıkları mekanlar olarak müzik, dans, kumar, içki, vb. gibi çok amaçlı hizmetler sunmaktadır. Ev sahibeleri de  Fransızca ”courtisane”, aynı anda bir kaç kişinin sevgilis olan para karşılığı zenginlere eğlence servisleri sunan hayat kadınları tipi olarak ortaya çıkmaktadır. Türkçede “randevu evi” , “genel ev” gibi kavramlar olmasına karşın kültürel olarak  ”courtisane”  kavramını karşılamazlar.

 Toplumda eğlence evi sahibeleri ve eğlence evlerine gidenlere de farklı statüler verilmiştir.
“la Traviata” kavram olarak o dönemin “Hayat Kadını” tipine bir gönderme yapmaktadır.”courtisane”
Antalya Devlet Opera ve balesi’nin 16 Ekim 2012 tarihli premiyerinde operayı izledin.

Dekoru beğenmedin. Seyirciye “courtisane” kavramını açıklayan bir dekor yok. Türk seyircisinin “courtisane” kavramı konusunda hiç bir fikri yok. Genel ev kadını, kapatma, mama,vb. gibi bu topraklara özgü kavramlara alışık olan seyirci ”courtisane”‘ı nasıl anlayacak?

Konuya ilişkin hiç bir şey ifade etmeyen bir merdiven, Alexandre Dumas’ın Kemalyalı Kadın romanının Fransızca versiyonu :La Dame aux camélias ‘ın devasa bir maketi ve üç adet telefon kablosu bobinin oluşturduğu bar ile tamamlanan “eğlence evi”, simokin ve tuvalet giyen müşteriler ile günümüze yaklaştırılmaya çalışılmış.
Sana göre son derece başarısız bir uyarlama olmuş. Seyirci olarak zaten İtalyanca söylenen aryalar anlaşılmıyor. “courtisane” kavramı bilinmiyor. Romanı okuyan seyirci sayısı da az olduğu için sahne üzerine yansıtılan Türkçe ve İngilizce projeksiyonlarla bu açık kapatılmaya çalışılmış.

Kostümlerin ve sahnelemenin çok zayıf olduğu bir operayı izlemek çok zordu. 

 Sıkıldın. 

Ünlü şarkıları dinlemekte zorlandın.

“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...