21 Şub 2011

Libya




Tunus'dan esen "yasemin rüzgârı" önce Mısır'a, bu hafta da Libya yani eski dilde söylenişiyle Kartaca'ya ulaştı.
Gelmiş geçmiş en küstah diktatörlerden biri olan Kaddafi'nin ülkeyi terk ettiği söyleniyor.

Arap devrimi hızla tüm bölgeyi sarıyor. Demokrasi dalgası bu. Halkın artık tahammülü kalmadı diktatörlere. Halktan çaldıkları seksen milyar dolarlık servetleriyle bir yerlere kaçan bu diktatörlere kim hesap soracak? Yıllardır insanlık dışı, en çirkin baskı yöntemleriyle ezdikleri halkın artık ayağa kalktığı bu ülkelerde önümüzdeki dönemde sular hiç durulmayacak gibi görünmüyor.

"Berberi" çöl kabilelerinden oluşan altı buçuk milyonluk genç nüfusuyla bir petrol ülkesi. Kişi başına düşen 14 bin dolarlık geliriyle Afrika kıtasının önde gelen ülkelerinden biri.

Mısır'ın aksine kabile yapısı belirleyici bir siyasi unsur olan ülkede hakim olan ordunun ne gibi bir tavır takınacağı da merak konusu.

Bir milyon nüfusuyla Warfali Kabilesi ülkenin önde gelen siyasi gücü olarak biliniyor. Kabile liderleri Kaddafi'ye olan desteklerini artık vermeyeceklerini bildiriyorlar. Bu da zaten pamuk ipliğinde duran Kaddafi rejiminin sonu demektir.

Bir uluslararası gözlemcinin bildirdiğine göre, Mısır'da da görülen diktaya bağlı özel silahlı milis güçleri, damların üzerinden dürbünlü tüfeklerle göstericilerin üzerine ateş ediyorlar.

Bu da tam bir katliam olarak nitelendirilebilir. Bugünden başlayarak silahlı güçlerin halkla, yani Warfali kabilesi başta olmak üzere diğer kabilelerle bir iç savaş başlatacakları Kaddafi'nin gözde oğlu tarafından devlet televizyonundan resmen ilan edildi.

Ülkeleri konusunda neler söyleyecekleri merakla beklenen, yazar İbrahim al-Koni, genç kadın şair Meryem Salama, gazeteci Süleyman al-Barouni ağır sansür uygulanan ülkeden seslerini dünyaya duyurabilecekler mi?

“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...