12 Haz 2011

Seçim 2011

Biraz sonra Cihangir İlköğretim Okuluna gidip oyumu kullanacağım.
Kime oy vereceğimi biliyorum.
Neden vereceğimi de biliyorum.
Ama endişeliyim.
Endişeliler ve düşünce yapısı hiç bir mevcut siyasi partiye uygun olmayanlar arasındayım.
İnsan (birey) hak ve özgürlükleri konusunda geçen seçimlerden bu yana fazla bir mesafe almadığımızı düşündüren olaylar ve raporlar var.
Bu beni endişelendiriyor.
Liderlerin farklı düşünceden olanlara karşı aldıkları tutum beni endişelendiriyor.
Tutuklanıp aylarca yargılanmayı bekleyen insanlar beni endişelendiriyor.
Sokakta yürüyen vatandaşa taksi şöförlerinin uyguladığı taciz beni endişelendiriyor.
Polisin vatandaşı biber gazıyla terbiye etme isteği beni endişelendiriyor.
En ufak bir tartışmada birbirinin boğazına sarılan insanlar beni endişelendiriyor.
Parlementoda milletvekillerinin yumruklaşması beni endişelendiriyor.
Heykellere ucube denmesi ve yıkılması beni endişelendiriyor.
Uluslararası toplantılarda devleti temsil eden kişilerin diplomasi normları dışında davranması beni endişelendiriyor.
Siyasi gücü kendi çıkarlarına göre kullananların yargılanmaması beni endişelendiriyor.
Sokak ortasında bıçaklanan kadınlar, dayak atılan çocuklar, taciz edilen kadınlar beni endişelendiriyor.
Metroda erkeklerin hiç bir şey okumadan gözlerini dikip etrafındaki kadınları seyretmesi beni endişelendiriyor.
Endişeliler grubundayım…Bu endişelerimin bu parlemento tarafından çözülemeyeceğini de biliyorum…
Seçimlerin galibinin AKP olacağı, CHP nin ve BDP ‘nin oylarını artıracağı, MHP’nin ise barajı geçemeyeceği tahmin ediliyor.
Bu tahminlerin ana dayanağı geniş çapta yaptırılan seçim barometre çalışmaları.
Konda, Sonar, Başkent, Odak, Anar, Metro, Estima gibi araştırma şirketlerinin raporlarına ilaveten partilerin kendi yaptırdıkları araştırmalar da var.
Seçmenin en önem verdiği konu ise ekonominin gidişatı.
Ekonomik alanda AKP’nin gösterdiği performans seçim başarısını getiriyor.
Seçmen bunu nasıl anlayabiliyor?
Demek ki ekonomik alanda, yani cebine giren parada bir artış görüyor.
CHP ‘nin başarısız olmasının nedeni ise geçmişi. Güven vermiyor.
MHP’nin milliyetçi söylemleri artık seçmene bir şey söylemiyor.
BDP ise bölgesinde oy oranını artırarak, siyasi bir güç olduğunu ispat ediyor.
Genel tablo bu.
Seçimlerden sonra oluşacak olan 2011 parlementosunun önüne çıkacak olan en önemli konular şunlar:
Yeni sivil Anayasa
Kürt Açılımı
Alevi Açılımı
Yargı Reformu
AB ile entegrasyon
Bu konuların üstesinden gelebilecek bir parlementonun oluşmasını dileyelim..

“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...