17 Ağu 2012

“Kleshas”




Budist geleneklere göre insanın huzurunu bozan ruh halleri vardır. Bunlara kleshas[1] adı verilmektedir.

 Budistler Buda’nın vaazlarının “Pali”,”Kanon” adlı bir kitapta toplandığına ve 400 yıl kadar sözlü olarak nesilden nesile aktarıldığına inanırlar. Bu sözlü bilgilerin daha sonradan kitap olarak derlenmesi diğer dinlerde de tekrar etmiştir. Peygamber kavramı Budizmde yoktur.

Budizm’in kutsal kitabı üç sepet anlamına gelen “Tripitaka veya Tipitaka’dır”.

Tripitaka da; aşağıdaki bölümler bulunur.
  • Vinaya Pitaka
  • Sutta Pitaka
  • Abhidhamma
Bu kitaplarda rahip ve rahibelerle ilgili kurallar, ayin usulleri, beslenme, giyinme, Buda’nın hayatı, konuşmaları, vaazların yorumu, Budizm felsefesi vb. ayrıntılı bir şekilde anlatılır. Kurallar hemen hemen her durumu göz önüne alan yaptırımlar içerir.
Budizm  iki büyük mezhebe ayrılır:

1-     Hianayana (Küçük araba) ,
2-     Mahayana (Büyük Araba)

Hianayana kişinin kendisini kurtarmasını esas alır. Bu mezhepten olanlar kişinin toplumsal olaylarla ilgilenmesini doğru bulmaz, ilgilenenleri de sapkın olarak nitelendirirler.

Mahayana: Toplumu bir bütün halinde ele alarak herkesin kurtuluşa ermesini esas alır. Tek bir kişinin kurtuluşunun hiçbir şeyi çözmeyeceği, esas olanın tüm insanlığın kurtuluşu olduğu esasına inanılır. Bu mezhepten olanlar da sadece kendini kurtarmayı düşünenlere iyi gözle bakmazlar.

Mahayana  ”Buda öğretisi”nin ilk evresi, talibin (Shravakas) dört  büyük gerçekle yüzleşmesi esasına dayanır. Talip bunu Arhat veya Buda seviyesine ulaşmış bir mürşit yardımıyla yapabilir. Mürşitin görevi talibi bağımlılık yaratmadan dört büyük gerçekle yüzleştirmek ve kendi yolunu bulmasını sağlamaktır.

Dört büyük gerçekten, ilki yaşamın bütünüyle acı çekmek olduğu esasına dayanır. Bir mürşit  yardımıyla öğrenimine devam eden talip,  açgözlülük, kin, cahillik gibi ruha acı veren kirlerden (Kleshas) arınmayı öğrenir.[2]

Kleshas (Sanskritçe,  kleśa; Pali: kilesa; Tibetça: nyon mongs),  insanın  zihnini bulandıran, benliğin doğayla bütünleşmesine engel olan engeller olarak da tanımlanan kleshas : anksiyete, korku, öfke, kıskançlık, istek, depresyon, açgözlülük, kin, cahillik. vb. olarak  tanımlanmaktadır.

Acı veren kirleri[3] tanıyan ve benliğinde hisseden talip, artık ikinci aşamaya geçmeye hazır demektir. İkinci aşama “kleshas”ların nedenlerini kavrama esasına dayanır. Talip uzun ve meşakkatli olan bu ikinci aşamada ruhu kirleten kleshasların nedenlerini derinlemesine araştırır. Özümser ve sindirir.
İkinci aşamanın sonunda talip ancak Buda seviyesindeki bir mürşitin onayıyla üçüncü aşamaya Nirvana’ya geçebilir. Bu seviyeye geçen talipe “Arhat” ünvanı verilir. Arhat ünvanı alan talip artık Buda olma yolunda ilerlemektedir. Mürşitlik yapmayı öğrenerek Buda seviyesine çıkar. Geçmiş ve gelecekteki tüm karmaları kavrayan Buda Nirvana’ya yani kurtuluşa ulaşmış, huzura ermiştir.
Kaynak: Vikipedi





[1] Kleshas (Sanskritçe,  kleśa; Pali: kilesa; Tibetça: nyon mongs),  insanın  zihnini bulandıran, benliğin doğayla bütünleşmesine engel olan engeller olarak da tanımlanan kleshas : anksiyete, korku, öfke, kıskançlık, istek, depresyon, açgözlülük, kin, cahillik. vb. olarak  tanımlanmaktadır.

[2] İnsanın bu özelliği diğer dinlerde de ele alınmıştır. Örneğin tasavvufta insan nefsî itibarı ile şeytanî ve ruhu itibari ile de melekî bir varlık olarak nitelendirilir. Burada “nefs” kavramı esas itibariyle tüm dinlerde ele alınan eğitimin temel öğesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
[3] Nefsini kontrol altına alamayan insan 

“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...