10 Ağu 2007

Orhan Pamuk ve Kara Kitap Üzerine Eleştiriler

Orhan Pamuk nedense bir edebiyatçı olarak değil de Türkiye'yi eleştiren bir siyasi muhalif gibi değerlendirilmek istendi.

Öyle de oldu. Toplumda büyük bir kesim kitaplarını okumadan onu yargılama yolunu seçti.

Okuyanlarla okumayanlar arasında bir de okuyamayanlar kesimi belirdi. Açıkça Orhan Pamuk 'un kitaplarını okuyamadıklarını öğünerek beyan edenler de oldu. Bunların arasında akademik kariyeri olan bazı saygıdeğer kişiler de yok değildi.

Burada Orhan Pamuk ve kitapları üzerine iki otoritenin eleştirilerinden alıntı yaparak bir mesaj vermeyi düşündük.

Bir yazarı okumadan yargılamak edebiyatla ilgili bir tavır değildir .

Aşağıdaki linklere tıklayarak okuyabilirsiniz .


Üst Kurmaca olarak "Kara Kitap "

Berna Moran

"Kitap hakkında çok yazıldı ve her eleştirmen kendi değişik yorumunu getirdiği için romana çeşitli açılardan bakılmış oldu. Ancak bildiğim kadarıyla Kara Kitap'ın burada sözkonusu etmek istediğim yönü üzerinde durulmadı pek. O yön de, Kara Kitap'ın konusu ve Kara Kitap ile Doğu anlatı geleneği arasında kurulan bağla ilgili. Romanın hemen başlarında Kara Kitap ile Mesnevî, ve özellikle Hüsn ü Aşk arasında birtakım bağlar kurulacağını, okur , Galip ve Celâl adlarıyla karşılaştığında değilse de apartmanın adının "Şehrikalp" olduğunu öğrendiği zaman tahmin edebilir. Çünkü yazar apartmana verdiği Şehrikalp adıyla, Şeyh Galip'in Hüsn ü Aşk'ındaki Diyar-ı Kalp'e açık gönderme yapmaktadır. Romanın geri kalan kısmı, yazarın, Celâl karakteriyle Mevlâna Celâleddin Rumî arasında ve Galip karakteriyle de Şeyh Galip arasında çağrışımlar uyandırmak istediğine kuşku bırakmaz. Örneğin, Celâl'in "Mevlâna'dan kendinden söz eder gibi söz (ettiğini) kendini Mevlâna yerine" koyduğunu öğreniriz (s.240) . Galip ile Rüya'nın öyküsü Hüsn ü Aşk'ta anlatılan öyküye koşut öğeler taşır. Ayrıca Galip, Hüsn ü Aşk'ı Rüya ile birlikte okurken Rüya'ya aşık olur vb. Kanımca Orhan Pamuk'un yapmak istediği şeylerden biri, Doğu edebiyatı bağlamında ve o gelenekten yararlanarak çağdaş bir roman yazmak. " Devam ediyor ...

Kara Kitap

Tahsin Yücel

"Kötü bir yazar iyi bir romancı olabilir mi? İlk bakışta olmazmış gibi geliyor insana. Ama bunca yıldır Orhan Pamuk’un yapıtlarını göklere çıkaran ünlü eleştirmenlerimize, özellikle de şu son aylarda aynı yazarın Kara Kitap adlı romanı konusunda yazılanlara biraz olsun değer veriyorsanız, bu soruyu “Evet, bazı bazı”, “Evet, neden olmasın?” ya da “Evet, olabilir; hatta iyi bir romancı olabilmek için önce kötü yazar olmak gerekir!..” biçiminde yanıtlamanız gerekir. Çünkü, kimi yazarlarımızın öve öve bitiremedikleri bu kitabı alıcı bir gözle okumayı denerseniz, tekdüze ve topal tümceleri, günümüz Türkçe’sinin çok gerilerinde kalmış sözcük dağarcığı, sıradan imgeleri karşısında, böyle bir kitabın yazarını “iyi yazar” olarak nitelemenin olanaksız olduğunu görürsünüz" devam ediyor .



“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...