5 Tem 2007

Neden Diplomasi değil de Demir Yumruk ?


Türkiye BM Güvenlik Konseyine neden gitmiyor ?

· Genel Kurmay Başkanlığı Sınır Ötesi Operasyonda israr ediyor.
· Sayın Abdullah Gül ‘Gerekirse gireriz’diyor .
· Neden sınır ötesi operasyon kararı alınmıyor ?
· Batı ve Türk kamuoyu neden farklı oluştu ?


Türk kamuoyunda artık Kuzey Irak sınır ötesi operasyonu PKK terörünü durdurmanın tek çözümü olarak lanse ediliyor ve siyasi bir argüman olarak hükümetin önüne çıkarılıyor .

Medyada işlenen konular sınır ötesi operasyonu ağırlıklı. Bu operasyonu yapacak olan TSK ve hükümet arasındaki çelişkiyi görebiliyoruz .
Genel Kurmay başkanımız acaba hükümeti bir karar vermeye mi zorluyor ? Hükümet ise bu konuya vakit ayırmak istemiyor mu ?
Seçim kampanyalarını yürütmek çok mu zamanlarını alıyor ? . Bir anlamda sorumluluğu almak isteyen yok.
Giderek silahlı kuvvetlerin komando güçlerinin, komutanların demeçlerinin havada uçuştuğu ,muhalefet liderlerinin veryansın ettiği bir ortamda dışişleri bakanımız ve başbakanımız oyalama demeçleriyle vakit kazanmak mı istiyor ?
Sorumlu mevkideki Savunma bakanının ve içişleri bakanlarının hiçbir demecine raslamadık.

Akla şu soru geliyor :
Acaba hükümet ne yapacağını bilmiyor mu _?

Dış medya ise daha farklı bir yol izliyor . Önde gelen batılı medya organlarında bir iki haftadır PKK temsilcileriyle ,Irak Kürt yetkililerle reportajlar yayınlanıyor .

Ezilen Kürt azınlık ve onlara azınlık haklarını vermek istemiyen bir Türkiye resmi çizildi bile . Batılı medyanın Ortadoğu savaş muhabirleri batılı okuyucularının en sevdiği ezilen, devlet kurmasına izin verilmeyen mağdur etnik grup senaryosunu her yönüyle işlemeye özen gösteriyorlar. Bu medya bombardımanı yoğun bir biçimde sürüyor .

Bu yayınlardan ortaya çıkan demokrasi isteyen batılı kamu oyu ile savaş isteyen Türk kamu oyu arasında derin bir uçurum oluşmuş durumda .

Bu çelişkiyi görmemek mümkün değil.

Hükümet yapması gerekeni yapmıyor mu , yoksa yapmak mı istemiyor ?

Eğer bir sınır ötesi operasyonu yapacak kanıtlar elde varsa . Eğer söylendiği gibi PKK Kuzey Irak’da Barzani tarafından himaye ediliyorsa , bununla ilgili kanıtları bir dosya haline getirerek , BM güvenlik konseyine sunmak yapılacak en doğal çözüm olmalıydı.

Eğer ortada bir terör davası varsa elde de bunun kanıtı varsa bunu dış medyaya da anlatmak gerekli değil mi ?

Yine kendi kendimize propaganda yaparak , uluslar arası kuralları hiçe sayarak bir operasyon yapmak bu kadar uzman çalıştıran, bilgi birikimi ve yüzlerce yetişmiş diplomatı olan bir ülke için affedilir bir hata olmaz mı ?

Eğer ortada başka hesaplar yoksa , derhal kanıtlar toplanarak bir medya ve diplomasi kampanyası organize edilmelidir .

Bu kampanyayı organize etmek ve yürütmek askeri bir operasyondan önce mutlaka yapılmalıdır .

Şu anda batı kamuoyu bizim operasyon çözümümüze kesinlikle iyi gözle bakmayacaktır.

Diplomasi ve medya kampanyası olmadan yapılacak her türlü askeri operasyon Türkiye’yi onulmaz bir maceranın içine çekecektir .

“Kremna (Κρεμνα)`

Uçurumun kıyısında bir Pisidia kenti. Klasik Yunanca "Uçurum" anlamına gelen (κρημνός) kelimesinden yola çıkarak adının veril...